Bir zamanlar, büyülü bir ormanda Kurbağa Prens yaşarmış. Kocaman gözleri, yeşil derisi ve sıcacık gülümsemesiyle çevresindekilerin sevgisini kazanmıştı. Ancak, Prens'in kalbinde bir hüzün vardı. Masal kitaplarından duyduğu efsanevi Kayıp Prenses hakkında sürekli düşünürdü.
Kurbağa Prens, bir gün cesaretini toplayarak diğer hayvanlara dönüşerek ormanda Kayıp Prenses'i aramaya karar verdi. Yolculuğuna başlamadan önce ormanın yaşlı ağaçlarına ve dostlarına veda etti. "Eğer gerçek bir prenses bulabilirsem, onunla mutlu bir yaşam sürmek istiyorum," dedi içtenlikle. Ardından, uzun bir yolculuk için yola koyuldu.
Gökyüzüne baktığında, yıldızlar ona yol gösteriyordu. Tavşan, sincap ve kuşlar da ona eşlik ediyor, yardımcı oluyordu. Kurbağa Prens, zorlu orman patikalarını aşarken, kalelerin, ejderhaların ve sihirli yaratıkların olduğu yerlere ulaştı. Birçok macera yaşadı, ama umudunu hiç kaybetmedi.
Sonunda, Kurbağa Prens, yıllarca süren arayışının sonucunda Kayıp Prenses'in izlerini sürebildi. Eski bir peri, ona bu gizemli prensesi bulmasında yardımcı oldu. "Ancak," dedi peri, "Kayıp Prenses'e kavuşmak için çok zorlu bir görevi başarmalısın." Kurbağa Prens gözlerindeki parlaklığı koruyarak, ne yapması gerektiğini sordu.
Peri, "Beyaz Zirve Dağı'na tırmanmalısın ve orada saklanan sihirli bir çiçeği getirmelisin," dedi. "Bu çiçek, Kayıp Prenses'in büyülü uyandırma iksiri için en önemli malzemelerden biridir."
Kurbağa Prens, periye minnettarlıkla teşekkür etti ve hemen yola çıktı. Yüksek dağlara tırmanırken kar fırtınalarıyla karşılaştı, tehlikeli uçurumları geçmek zorunda kaldı. Zorlu doğa şartlarına rağmen, onun azmi ve dayanıklılığı hiç solmadı.
Sonunda, Beyaz Zirve Dağı'na ulaştığında, Prens, açan tek bir çiçekle karşılaştı. Çiçeği özenle topladı ve geri dönüş yoluna geçti. Artık Kayıp Prenses'i uyandırmak için gerekli olan tüm malzemelere sahipti.
Uzun ve zorlu bir yolculuğun ardından, Kurbağa Prens nihayet prensesin bulunduğu yer olan Büyülü Orman'a ulaştı. Karşısına çıkan kapıyı çekinmeden açtı ve içeriye girdi. İçeride, sarayın en üst katında gözlerine inanamadı. Karşısındaydı, efsanevi Kayıp Prenses!
Kurbağa Prens, büyülü uyandırma iksirini hazırladı ve Kayıp Prenses'in dudaklarına damlattı. O an, büyük bir ışık huzmesiyle birlikte prenses uyanarak gözlerini açtı. Prens ve prenses birbirlerine aşık oldular ve ormanda sonsuza dek mutlu yaşadılar.
Bu masalda, KurbağaPrens ve Kayıp Prenses'in buluşması ormanda büyük bir sevinçle karşılandı. Hayvanlar, ağaçlar ve sihirli yaratıklar bir araya gelerek büyük bir şölen düzenledi. Şarkılar söylendi, danslar edildi ve neşe dolu kahkahalar havada uçuştu. Masal kitaplarından tanıdığı prensesin gerçek olduğunu gören Kurbağa Prens, dünyanın en mutlu kurbağası oldu.
Kurbağa Prens ve Kayıp Prenses, Büyülü Orman'ın huzur içinde yaşadığı sarayda birlikte vakit geçirmeye başladı. Prens, prensese masallar anlattı, onunla dans etti ve eğlenceli oyunlar oynadı. Her geçen gün birbirlerine daha da yaklaştılar ve kalpleri aşkla doldu.
Ancak, masalın tam burasında bir sürpriz ortaya çıktı. Kayıp Prenses, aslında bir büyüye maruz kalmış ve gerçek kimliğini unutmuştu. Onun asıl adı Gülperi'ydi ve büyücü tarafından kaybedilmiş bir prenses olarak biliniyordu. Büyücü, Gülperi'nin gerçek ailesini ve kökenini gizlemişti.
Kurbağa Prens, Gülperi'nin geçmişi hakkında daha fazla bilgi edinmek için tehlikeli bir yolculuğa çıkmaya karar verdi. Cesareti ve sevgisiyle dolu olan Prens, büyücünün kalemini ele geçirerek gerçeği öğrenebileceğini düşündü. Böylece Gülperi'nin kayıp ailesini bulup masalın gerçek sonunu getirebilirdi.
Yeniden yola koyulan Kurbağa Prens, dostlarından yardım istedi ve onlar da gönüllü olarak ona katıldı. Birlikte tehlikelerle dolu bir macera başlattılar. Karanlık ormanların derinliklerine, büyülü su kaynaklarına ve ejderha mağaralarına doğru ilerlediler.
Zorlu bir yolculuktan sonra, Prens ve arkadaşları büyücünün kalemini ele geçirmeyi başardılar. Kalemin büyülü gücü sayesinde, gerçekleri ortaya çıkarmak için çaba sarf ettiler. Ancak, kendilerini bekleyen sürpriz çok daha büyük oldu.
Kalem, Gülperi'nin gerçek kimliğini ve ailesini açığa çıkardı. Gülperi, aslında bir prenses değil, elflerin sihirli bir ırkından gelme bir periydi. Büyücü, onu kıskançlığından ve kötü niyetinden korumak için gerçek kimliğini saklamıştı.
Gülperi'nin gerçek ailesi de ortaya çıktı. Onu büyücünün elinden kaçırmışlar ve Büyülü Orman'a getirmişlerdi. Gülperi, sevgi dolu ailesine kavuştuğunda büyük bir sevinç yaşadı. Kurbağa Prens ise Gülperi'yi her şeyden çok sevdiği için onun mutluluğunu ön planda tuttu.
Birlikte dönüş yoluna geçen Prens ve Gülperi, dostlarıyla birlikte Büyülü Orman'a geri döndüler. Ormanda büyük bir kutlama düzenlendi ve sevinç gözyaşları sel oldu. Kurbağa Prens, Gülperi'yi ailesine teslim etti ve onunla ömür boyu sürecek bir dostluğa söz verdi.
Masalın sonunda, Prencesi Kurtaran Prens ile Kayıp Prensesin gerçek kimliğ
Kurbağa Prens ve Kayıp Prenses’in buluşması gerçekten çok duygusal ve mutluluk vericiydi. Ömür boyu mutluluklar dilerim ️