Devlerin Gürültüsü: Padişah ve Dev Masalı

Bir zamanlar uzak bir ülkede, yeşilliklerle dolu büyülü bir orman vardı. Bu ormanda devler yaşarmış. Devlerin ayakları toprağa sağlam basar, elleriyle ağaçları kucaklar ve gür sesleriyle tüm ormana hükmederlermiş.

Bu devlerden en şanlı ve güçlüsü olan Padişah Dev, ormanın kalbinde krallığını sürdürürmüş. Gökyüzünün yıldızlarının ışığıyla süzülen sarayında yaşayan Padişah Dev, diğer devlere örnek olurmuş. O, adil ve cömert bir liderdi. Her gün halkını dinler, sorunlarına çözümler bularmış. Ancak Padişah Dev'in en büyük sıkıntısı, onunla beraber yaşayan insanların devlerin gürültüsünden rahatsız olmasıymış.

İnsanlar, devlerin yüksek sesleriyle uykularından uyanır, evlerindeki camlar sarsılır, eşyaları düşer, hayvanlar korkudan kaçar hale gelirmiş. Köy halkı bu durumdan oldukça rahatsız olmuş ve padişaha başvurarak bir çözüm talep etmiş.

Bunu duyan Padişah Dev, halkının endişelerini anlayışla karşılamış ve bir toplantı düzenlemeye karar vermiş. Devlerin gürültüsünden etkilenen köy sakinleri, sarayın önünde bir araya gelmişler. Padişah Dev ise tahtında oturarak halkını dinlemeye başlamış.

Köy halkının temsilcisi olan Bilge Amca kalkmış ve Padişah Dev'e hitaben konuşmaya başlamış: "Sayın Padişah, biliyoruz ki siz adil bir lider olup halkımızın iyiliğini düşünüyorsunuz. Ancak devlerin gürültüsü bizi ciddi şekilde rahatsız ediyor. Lütfen bize yardım edin."

Padişah Dev, Bilge Amca'nın endişeli sözlerini dikkatle dinlemiş ve ona ne yapabileceği konusunda düşünmek için zaman istemiş. Saraydan ayrılan Padişah Dev, gizemli ormanda dolaşmaya başlamış. Yüksek ağaçların arasında gezerken karşılaştığı bir periyle konuşmaya karar vermiş.

Peri, Padişah Dev'in kalbinin dürüstlüğünü hissetmiş ve sorununu anlatmış. Peri, devlerin seslerinin yer altındaki büyülü mağarada yankılandığını, bu yüzden gürültünün daha da şiddetlendiğini söylemiş. Ardından, Padişah Dev'e bir öneride bulunmuş.

"Sevgili Padişah, bir çözüm bulmamız gerekiyor. İnsanlardan ve devlerden oluşan bir heyet kurmalıyız. Bu heyet, köy halkıyla sizin aranızdaki sorunu konuşmak için bir araya gelebilir. Böylece her iki tarafın endişeleri anlaşılır ve ortak bir çözüm bulunabilir."

Padişah Dev, perinin önerisini hayranlıkla dinlemiş ve ona teşekkür etmiş. Sonra hemen sarayına dönmüş ve hemen bir heyet oluşturmuş. Köy halkından seçilen temsilcilerle beraber toplanan heyet, Padişah Dev'in sarayında bir araya gelmiş.

Heyetin lideri olan Bilge Amca, tüm endişeleri titizlikle dile getirmiş ve Padişah Dev de insanların hassasiyetini anlamış. Ardından Padişah Dev, insanların yaşadığı sorunları çözmek için devlerle birlikte çalışmaya karar vermiş. Köy halkının da katılımıyla düzenlenen büyük bir şenlik tertip etmiş.

Şenlik, ormanın kenarında bulunan geniş bir açık alanda gerçekleştirilmiş. Padişah Dev ve diğer devler, heybetli görüntüleriyle etkinliği izleyen köylülere umut aşılamış. İnsanlar da neşeyle şenliğe katılmış, dans edip eğlenmişler.

Padişah Dev, kürsüye çıkarak kalabalığa hitap etmiş: "Sevgili dostlarım, bugün burada sizlerin endişelerini gidermek için toplandık. Sizlerin huzuru bizim için önemlidir ve devler olarak sizi rahatsız etmek istemeyiz. Bu yüzden bir anlaşma yapmak istiyoruz."

Kalabalık şaşkın bir şekilde birbirine bakarken Padişah Dev devam etmiş: "Devler, gürültü seviyelerini kontrol altına alacaklardır. Konuşurken daha sessiz olacak, adımlarını daha dikkatli atacak ve evlerinizin camlarını sarsmayacaklar. Buna karşılık, siz de onları anlamaya çalışacak, onlara hoşgörüyle yaklaşacaksınız. Aramızda bir dostluk ve anlayış köprüsü kurmamız gerekiyor."

Padişah Dev'in bu önerisi, kalabalığın yüzlerinde umut ışıkları doğurmuş. Köylüler birbirleriyle göz göze gelerek anlaşmaya onay vermişler. Böylece devler ve insanlar arasında bir dayanışma başlamış.

Günler geçtikçe devler, daha sessiz konuşmaya ve yürümeye başlamışlar. İnsanlar da onlara daha sıcak bir şekilde yaklaşmaya başlamış, onların boyutlarına rağmen büyük yüreklerini görmüşler. Zamanla devlerle köy halkı arasında güçlü bir dostluk ve işbirliği oluşmuş. Birlikte festivaller düzenlenmiş, oyunlar oynanmış, şarkılar söylenmiş.

Böylece ormanın içindeki devlerin gürültüsünden kaynaklanan rahatsızlık sona ermiş. Devler ve insanlar barış içinde yaşamaya başlamışlar. Padişah Dev ise bu olay üzerine bir masal yazarak gelecek nesillerin ders almasını sağlamış. "Devlerin Gürültüsü: Dostluğun Gücü" adını taşıyan masal, çocuklara ve yetişkinlere hep hatırlatmış ki, ön yargılarımızı kırarak farklılıkları kucaklamak en büyük zaferdir. Ve işte, o masalı bugün size anlattım.

Sonunda Padişah Dev ve Bilge Amca birbirlerine sıcak bir sarılma ile veda etti. Her iki taraf da kendilerini anlayan ve saygı duyan dostlar edinmiş oldukları için büyük bir mutluluk duymuşlardı.

Bu masal, devlerin gürültüsünden rahatsız olan köy halkının sabrı, Padişah Dev'in adaleti ve insanların hoşgörüsü sayesinde barışın ve dostluğun gerçekleşebileceğini gösteriyor. Gelin hep birlikte bu masaldan ders alalım ve farklılıklara değer vererek sevgi dolu bir dünya inşa edelim.