Besmele ile ilgili Masallar

Allah’ın Rahmeti: Dua ve İyilik Masalı

Bir zamanlar, uzak bir köyde yaşayan iki kardeşin hikayesiyle başlamak istiyorum. Bu kardeşlerin adı Ali ve Ayşe'ydi. Ali ve Ayşe, babalarını küçük yaşta kaybetmişlerdi ve anneleriyle beraber mütevazı bir evde yaşıyorlardı.

Ali ve Ayşe'nin annesi, çocuklarına her daim sabır, sevgi ve iyilik duygularını aşılamıştı. Ancak köylerinde yaşanan büyük bir kuraklık, insanların umutlarını yitirmesine neden olmuştu. Topraklar çatlamış, bitkiler solmuş, su kaynakları tükenmişti. Köy halkı dua etmeye ve yağmur yağması için Allah'a yalvarmaya başlamıştı.

Ali ve Ayşe de bu durumdan etkilenmiş, dualarının kabul edilmesini dört gözle beklemişlerdi. Bir gece, derin bir uykudan uyandıklarında hafif bir esinti hissettiler. Dışarıya çıktıklarında gökyüzünde toz bulutlarından süzülen yağmur damlalarını gördüler. Sevinçle eve döndüler ve annelerine haber verdiler.

Yağmurun etkisiyle toprak canlanmaya başladı. Köyün bahçeleri, yeşilliklerle dolup taştı. Halk minnettarlıkla dualarını sürdürdü ve bu bereketli günlerin sürekli olmasını umut etti. Ali ve Ayşe ise annelerine sordular:

"Anne, biz de yağmur için Allah'a dua edelim mi?"

Anneleri gülümseyerek cevap verdi: "Tabii ki evlatlarım, dua etmek her zaman iyidir. Ancak sadece dua etmekle yetinmeyin, elinizden geldiğince iyilik yapın. İyilikleriniz, dualarınızı daha da güçlendirecektir."

Ali ve Ayşe'nin bu sözleri aklında yer etti. Ertesi gün köyde bir fakir aileye yardım etme kararı aldılar. Annelerinin izniyle ellerindeki meyve sepetlerini alarak fakir ailenin kapısına gittiler. Dostça selamlaştıktan sonra sepetleri teslim ettiler.

Fakir aile teşekkür ederken, Ali ve Ayşe'nin gözleri parladı. O an, iyilik yapmanın ne kadar güzel bir duygu olduğunu anlamışlardı. Bundan sonra sürekli olarak ihtiyaç sahiplerine yardımcı olmaya karar verdiler.

Bir süre sonra köyde büyük bir festival düzenlendi. Halk, Allah'ın rahmetine ve bereketine şükranlarını sunmak için bir araya geldi. Ali ve Ayşe de festivalde yer aldılar ve kendi hazırladıkları yiyecekleri, su ve meyveleri ihtiyaç sahiplerine dağıttılar.

Festivalin sonunda herkes dua etti. Dualarında hem Allah'a şükrettikleri hem de Ali ve Ayşe'nin güzel davranışlarının devam etmesini diledikleri duyuldu.

O gece, gökyüzünde yıldızlar parladı ve bir melek inerken Ali ve Ayşe'ye seslendi:

"Ali, Ayşe, sizin dualarınızı duydum ve iyiliklerinizi gördüm. Siz gerçekten harika çocuklarsınız. Bundan sonra sizi ödüllendirmek için bir görev vereceğim."

Melek, ikisine büyük bir kutu verdi ve devam etti: "Bu kutu, içinde büyülü tohumlar barındırıyor. Bu tohumları köyün etrafındaki kuru topraklara ekmeniz gerekiyor. İyi niyetMelek, ikisine büyük bir kutu verdi ve devam etti: "Bu kutu, içinde büyülü tohumlar barındırıyor. Bu tohumları köyün etrafındaki kuru topraklara ekmeniz gerekiyor. İyi niyetle suya ihtiyaç duyan her yerde bu tohumları ekin. Aradan geçen sürede dua edin ve iyiliklerinizi sürdürün."

Ali ve Ayşe, heyecanla kutuyu kabul ettiler. Ertesi gün, köyün etrafında dolaşarak kuru topraklara bu büyülü tohumları ektiler. Gözlerini yumduklarında dualarını yaptılar ve Allah'ın rahmetini dile getirdiler.

Birkaç gün sonra, köyün etrafında yeşil bir canlanma başladı. Ali ve Ayşe'nin ektikleri tohumlar hızla büyümeye başlamıştı. Kuraklık nedeniyle solmuş bitkilerin yerini, rengarenk çiçekler ve sağlıklı ağaçlar almıştı. Köy halkı şaşkınlık ve sevinç içinde bu mucizevi değişimi izledi.

Ali ve Ayşe, Allah'ın rahmetinin göstergesi olarak bu olayı değerlendirdi. Onlar için en önemli olan şey dualarının kabul edilmesiydi. Artık işleri bitmedi, daha da önemli bir misyonu vardı.

Kardeşler, komşu köylere giderek büyülü tohumları dağıtmaya başladılar. İyiliklerini yayarak daha fazla insanın dualarının kabul olmasını sağlamak istiyorlardı. Ektikleri tohumlar her yerde yeşermeye başladı ve kurumuş araziler tekrar can buldu.

Ali ve Ayşe'nin hikayesi, etrafa yayılmaya başladı. Birçok insan onları duymuştu ve dualarını gerçekleştirmek isteyenler, kardeşlerin köyüne akın etmeye başladı. Ali ve Ayşe, herkese yardım etmeye çalışsa da bu yoğun ilgiyle başa çıkmakta zorlanıyorlardı.

Bu sırada bir gün, yorgun ve bitkin bir şekilde evlerine döndüklerinde melek tekrar karşılarına çıktı. Melek, gülümseyerek şöyle dedi: "Sizler inanılmaz bir iş başardınız, ancak unuttuğunuz bir şey var. İyilik yapmak için kendinizin de güçlü ve mutlu olmanız gerekiyor."

Ali ve Ayşe birbirlerine baktılar ve düşündüler. Gerçekten de son zamanlarda kendi ihtiyaçlarını ihmal etmişlerdi. Daha sonra meleğe dönerek, anladıklarını ve bundan sonra kendilerine daha çok vakit ayıracaklarını söylediler.

Melek memnuniyetle gülümsedi ve ekledi: "İyilik yapmak önemli, ancak kendinizi ihmal etmemeniz de gerekiyor. Şimdi size bir hediye daha vereceğim."

Melek, Ali ve Ayşe'ye birer sihirli bilezik verdi. Bilezikler, onların enerjisini koruyacak ve her zaman içlerinde güçlü hissetmelerini sağlayacaktı. Melek, ayrılırken onlara son bir tavsiyede bulundu: "Dua edin, iyilik yapın, ancak kendinizi unutmayın. Sizler Allah'ın rahmetinin göstergesi oldunuz, şimdi kendi rahmetinizi de keşfedin."

Ali ve Ayşe, meleğin öğütlerini dikkate alarak dualarına devam ettiler. Büyülü tohumları ekmeye ve iyilik yapmaya devam et

Masalımızı Beğendiniz Mi?

Masalı Derecelendirmek için Bir Yıldıza tıklayın!

Ortalama Puan 0 / 5. Oy Sayısı: 0

Hiç Kimse Oy Vermedi, Bu Masala ilk Değerlendiren Siz Olun.

Masal Oku

Masal Oku, çocukların hayal gücünü geliştirir, eğlendirir ve öğrenmelerini sağlar. İyilik, adalet, cesaret gibi değerleri örneklerle göstererek çocukların duygusal ve sosyal gelişimine katkı sağlarlar. Masal okumak, çocukların hayal kurmalarını, kendilerini ifade etmelerini ve yeni fikirler üretmelerini teşvik eder. Ayrıca ebeveynlerle çocuklar arasında güçlü bir iletişim ve bağ kurulmasını sağlar. Masallar sadece eğitici değil, aynı zamanda eğlenceli zaman geçirmek için de önemlidir.

Bir Yorum

  1. Serdar Bora Karadeniz

    Bu masal çocuklara Allah’ın rahmetinin dua ve iyilikle nasıl gerçekleştiğini güzel bir şekilde anlatıyor.

Başa dön tuşu